Berlin Gezilecek Yerler

Berlin, gördüğüm tüm Avrupa şehirlerinden farklı,yaşayan,kanlı canlı bir şehir. gezilecek yerler, görülecek mekanlar ile Almanya'nın en önemli şehirlerinden.Brandenburger Tor,Checkpoint Charlie elbette Berlin Duvarı (East Side Gallery) Alexanderplatz, Kreuzberg Berlin'de gezilecek yerler sıralamasının başında yer alıyor. Yanı sıra müzeler, parklar, alış veriş olanakları,sanat galerileri ile Berlin,gezginler için en zengin seçenekleri sunuyor.
Branderburg, Berlin
Berlin’in ve Berlin Duvarının kısa tarihini , en iyi kahvecilerilerini  ve birbirinden lezzetli biralarını yazmıştım. Sıra Berlin’de neleri gezmek gerekir? Berlin'de ne yenir ne içilir? Berlin'de ulaşımı nasıldır?Berlin'de dikkat edilmesi gerekenler? sorularının cevaplarına geldi.Berlin  hakkında hazırladığım şimdilik bu son yazı ile, seyyahlar için detaylı bir Berlin Gezi Rehberi/ Berlin Dosyası sunmuş olmayı umut ediyorum.
Keyifli okumalar:

Berlin’e Nasıl Gidilir?
Berlin’de 2 havaalanı var;  Tegel ve Schönefeld. Tegel, filmlerde gördüğünüz eski, köhne minicik bir havaalanı, kıtalar arası uçuşlar buradan yapılıyor. Schönefeld’i  ise ekonomik fiyatlı hava yolu şirketleri kullanıyor. Easyjet vb… İstanbul kalkışlı THY uçuşları Tegel, Pegasus ise Schönefeld varışlı hareket ediyor. Aslında yerli-yabancı pek çok hava yolu şirketinin Berlin'e uçuşu var. Ben bir kaç hava yolu şirketinden şaşmadığım için hepsi hakkında yorum yapamıyorum. Tegel o kadar küçük ki, Berlin’a varış esnasında yapılan pasaport kontrol kuyruğu körüğe hatta neredeyse uçağın içine dek uzanıyor. Free Shop 2 raftan oluşuyor. Schönefeld ise, biletleme ve valiz teslim kısmı ile Anadolu’daki küçük havalimanlarından farksız.Ama bu görünüş sizi yanıltmasın. Burada hava trafiği çok yüksek , pistler büyük ve pasaport kontrol noktaları ile uçuş kapıları arasındaki mesafeler uzun. Özellikle hafta sonu veya gece uçuşu yapıyorsanız personel sayısının azlığı nedeniyle , pasaport kontrollerinde uzun kuyruklar oluşuyor.30-40 dk. civarı beklemek gerekebiliyor.Çalışanların ve görevli polislerin sıcakkanlı olmadığını belirteyim.En iyisi işi şansa bırakmamak ve erkenden alanda olmak.

Berlin’de Havaalanı Şehir Merkezi Ulaşım
Tegel’de , havaalanı kapısından çıkar çıkmaz otobüsleri göreceksiniz. Bilet satışı için kioskları kullanabilirsiniz.
Schönefeld için ise ulaşım seçenekleri çok daha  fazla. Metro , tren, otobüs… Ancak havaalanı ile en yakın toplu taşıma noktası arasında yaklaşık 3 km lik  yürüşüyüş mesafesi var. Bagajınız ağırsa, çocuğunuz mızmızsa ve hava soğuksa yürüyüş mesafesi işkenceye dönebilir. Yani duruma göre taksi kullanmak da doğru bir seçenek olabilir.3 kişi ya da daha kalabalıksanız, 20 EUR toplu taşıma bileti almak yerine 30 EUR ödeyerek havaalanına daha konforlu bir şekilde ulaşabilirsiniz.


Berlin’de Şehir İçi Ulaşım
Berlin'de şehir içi ulaşım aslında çok basittir.
Metro yapımına 1902’de başlanmış.Muazzam ve düzenli bir metro ağı var.Aşağıdaki bu resmi şehrin her yerinde göreceksiniz. 

Güzergahlar U ve S Bhann olarak ikiye ayrılmış durumda.Hangi noktaya hangi trenle gideceğiniz bilgisine duraklarda asılı detaylı haritalardan ulaşabilir, Berlin ulaşım uygulamasını indirebilir ya da Maps me uygulamasını kullanabilirsiniz. Biz Maps Me kullandık, hangi durakta binip hangisinde inmemiz gerektiğini hatasız bir şekilde gösterdi. Özellikle iş çıkış saatlerinde metrolar kalabalık adeta Levent-Taksim hattı gibi.Ama genel olarak bir kez kullanırsanız hemen çözebileceğiniz basit bir yapı.
Yani Berlin’de ulaşım çok kolay ama pahalı.
Tek kişi 2 saatlik bilet ücreti 2.8 EUR .4 kişilik 4 seferlik bilet  almak isterseniz 9 EUR. Tek kişilik günlük sınırsız bilet ise 7 EUR. Pek çok farklı alternatif var evet kafa karıştırıcı.En iyisi Berlin'e gitmeden Berlin Bilet linkini kontrol etmek. 
Günlük sınırsız biletin , bileti saat kaçta almış olursanız olun gece 02:00’de kullanılmaz hale geleceğini belirteyim.Ayrıca bileti satın aldıktan sonra duraklardaki minik makinelerde bir kez onaylatmanız gerekiyor. Onaylatılmamış bilet, geçersiz sayılıyor. Toplu taşımalarda rutin bilet kontrolü yapılmıyor.Ama müfettişler rastgele duraklarda  bilet konrolü yapabiliyorlar. Ayrıca bu görevliler sivil giyimli, uzun saçlı , sakallı vb… olabildikleri için resmi görevli olduklarını anlamak zor. Yakalanırsanız kişi başı  50 EUR ceza kesiliyor.
Günlük biletler ile UBahn, SBahn, otobüs ve tramvay kullanılabiliyor.
Ama gözünüz korkmasın. Gezilecek bölgelerin çoğu birbirine yakın. Konakladığınız mekan da merkezi bir noktada ise her gün toplu taşıma kullanmanız gerekmeyecek. Hatta aylardan baharsa ve hava güzelse iyi bir yürüyüş ayakkabısı sizi Berlin metrosundan daha çok mutlu edecektir.

Berlin’de Konaklama
Berlin’de konaklama fiyatları yüksek.İki kişi için gecelik fiyatlar min. 70 EUR civarında. Biz şanlıyız, Berlin’de çok yakın bir dostumuzun evinde konaklıyoruz.Böyle bir imkanı olmayan ama ekonomik bir seçim yapmak isteyenlere  şehir merkezindeki hostelleri önerebilirim. Yeri çok güzel ve temiz hosteller var. Çocukla seyahat edenlere ise ev kiralamalarını önerebilirim.Seçenekleri incelemek için  burayı tıklayabilirsiniz. Pansiyon ya da ev kiralayacak olursanız  Berlin'in güzel pazarlarından, Bio ürün çeşitliliğinden faydalanabilirsiniz. Zira yazımın devamında belirttiğim üzere Berlin'de restoranlar da pahalı.

Berlin’de Gezilecek Yerler
Berlin gez gez bitecek gibi değil. 150 müze,saraylar,anıtlar, köprüler, bahçeler, galeriler,sergiler, tiyatrolar, konserler,  alışveriş merkezleri, tarihi binalar,bit pazarları, caddeler , sokaklar var da var… En iyisi önceliklendirmek, beklentiye ve seyahat süresine göre plan yapmak.

Çocuklarla Berlin Aile Tatili
Çocuklarla Berlin gezisi çok eğlenceli.Zira Berlin'de çocuğunuzl
a gidebileceğiniz yerler bol.
ve Berlin, çocuklarla gezmek için mükemmel bir şehir; parklar, oyun alanları ve  içinde ördekler yüzen yeşil alanlar ile dolu. Üstelik trafik ve zemin uygun olduğu için çocuk taşıma aparatı ile beraber bisiklet kiralayabilirsiniz.Zaten şehrin her noktasında  bisikleti ve çocuğuyla  yolculuk yapan anneleri görecek ve imreneceksiniz.Organik besinlere ulaşım da çok kolay. Envai çeşit organik sebze, meyve, süt, kefir, sandviç  hatta şekerleme, çikolata,dondurma gibi sağlıklı içerikli yiyecekleri sırt çantanıza atıp yeşillikler üzerinde piknik yapabilirsiniz.

Ayrıca:

Doğa Bilimleri Müzesi - Museum für Naturkunde 
Berlin’deki 150 müzeden biri olan Doğa Bilimleri Müzesi,  her yaştan çoğun ilgisini çekecektir. Üstelik giriş fiyatı uygun , 18 yaş altı ücretsiz, yetişkin 8 EUR. Okul gezilerine de ev sahipliği yaptığı için biraz kalabalık. Dinozor gibi nesli tükenmiş hayvan iskeletlerinden  nadir görünen minerallere  25.000.000 obje ile  dolu. Alçıdan yapılan kemikleri, kemiklerin nasıl birleştirildiğini, nasıl boyandığını, sentetik tüylerin nasıl takıldığını görüyorsunuz .Pek çoğu tanınmayan bu kopya hayvanlar hakkında  bilgi ediniyorsunuz. Girişte yer alan 13 m boyundaki dinozor iskeleti büyülüyor.  Kocaman goril ya da sevimli bir kaplan ile fotoğraf çektirebiliyor, inceleyebiliyorsunuz. Ayrıca canlı böcek koleksiyonu da var. Müzenin bir bölümü de uzay istasyonu gibi tasarlanmış. Odalardan birinin tavanında yıldızları görebileceğiniz bir gökyüzü yapmışlar. Gezegenler ve güneş sistemi hakkında pek çok bilgi, simülasyon ve work shoplar yapılıyor, çocuklara evrim teorisi anlatılıyor.  Biz kızımla hem eğlenip hem de şaşırmış ve çok iyi vakit geçirmiştik. Çıkışta az ilerdeki açık pazardan ucuz pizza alıp banklarda atıştırmak da bonus olmuştu.

Belin Hayvanat Bahçesi -Berlin Zoo

Doğaya duyarlı bireyler olarak hayvanat bahçelerine karşıyız. Dostlarımızın doğal alanlarından alınıp kafese tıkıldıkları ve bilet karşılığında  insanlara endam gösterdikleri bir nevi hapishane olan bu mekanlardan ben de hoşlanmıyorum. Ama Berlin şehir merkezindeki bu hayvanat bahçesi farklı. Buranın sakinleri gerçek yaşam alanlarına benzer koşullarda (hava , su, sıcaklık ) misafir ediliyor, geniş mekanlarda yaşıyor ve iyi besleniyorlar. Her tür için ayrı bir mutfak, temiz ve sağlıklı yiyecekler bulunduruyorlar.Mutlu oldukları her hallerinden belli, eğleniyor, oynuyor , dans ediyorlar. Hatta maymunların beslenme saatlerine denk gelen ziyaretimde,   rezene, kuşkonmaz,hindiba, beyaz havuç gibi bizlerin kolay ulaşamadığı sebzelerle beslendiklerine şahit oldum. Muz ve elmaları anlatmaya gerek duymuyorum.
Üstelik şehrin hemen merkezinde , metrodan çıktığınız anda karşınızda. Şehrin göbeğinde böyle devasa bir yeşil alan görmek beni şaşırtmıştı. Alan çok büyük, rahatlıkla yarım gün geçirebilirsiniz.  İçeride sizi neler mi bekliyor? Sevimli filler, devasa züfalar, su aygırları, penguen, kutup ayısı, marsık , sansar , kuşlar, sürüngenler, kedigiller belki de şimdi unuttuğum daha neler neler? Bir de akvaryum kısmı var ki extra ücrete tabii. İstanbul’daki gibi kocaman bir akvaryum düşünmeyin minicik bir yer hatta vaktiniz sınırlı ise es geçin derim.Burada beni tek şaşırtan silindirik bir tüp içinde dönüp duran planktonlar oldu.
Bol bol fotoğraf ve video çekebileceğiniz, makinelerden hatıra madalyonlar alabileceğiniz ama en önemlisi çocuğunuz hatıralarına unutulmaz anlar ekleyebileceğiniz bir gün olacak. Soluklanmak isteyenler için açık alanı da olan güzel bir kafeteryası var. Fiyatlar makul, yemekleri eh işte.
Hayvanat Bahçesine giriş ücreti çocuk 8 EUR,yetişkin 10.5 EUR. Akvaryumu da gezmek isterseniz kombine bilet almanız gerekiyor, çocuk 10,50 ve yetişikn 21 EUR. Ama aileler için özel obsiyonları var.

Berlin Hayvanat Bahçesi:Berlin Zoo


Tiergarten
Berlin Mitte'de yani şehrin göbeğinde yer alan Tiergarten, bir zamanlar kraliyetin avlanma alanıymış.Artık Berlin'in en büyük yeşil alanı...Yayılıp kitap okunacak, çimlerde oynayıp güzel havaların tadının çıkarılacağı bir park.




Lübbenau


Berlin Gezilecek Yerler :Lübbenau Gölü

Lübbenau, Berlin’e iki saatlik sürüş mesafesindeki sayfiye köyü.Masallarda okuduğumuz, resimlerini gördüğümüz gibi gerçek üstü bir doğa. Üzerine salkım ağaç dallarının gölge yaptığı, nilüfer kaplı yeşil bir nehir ve nehirin iki yanında konuşlanmış masal evleri. Lübbenau civar halkın hafta sonu ya da tatillerde gelip , balık tuttuğu , kano vb… su sporlarını yaptığı , doğanın tadını çıkardığı bir köy.Vakti ve imkanı olanların gelmesi lazım. Nehir kenarında kamp alanları, bungalovlar da var. Kamp için de çok güzel.

Legoland
İstanbul’da ve dünyanın her yerinde Madam Tussoud ve Legoland var artık. Berlin Legoland biraz büyük hatta Avrupa’nın en büyüklerinden.Internetten alınan biletler 13.9 EUR. Merakı ve vakti olanlar için…

Berlin'de 2 Gün
Berlin, 150 müze, sarayları, köprüleri, tarihi binaları, sergi salonları, tiyatro ve konserleri, sokak gösterileri, çılgın gece hayatı , ilginç cadde ve sokakları ile gez gez bitmez bir şehir. Vaktiniz sınırlıysa Berlin’de neler yapabilirsiniz ? Bakalım :

AlxanderPlatz-Alxander Meydanı


Gece AlexanderPlatz, panaromik görüntüsü

Savaşlarda yıkılıp modern binalarla yenilenen tarihi meydan. Berlin’nin sembollerinden biri olan 360 m yüksekliğindeki TV kulesi, Galeria Kaufhof , Primark, alış veriş mekanları, sayısız kafe ve restoranın olduğu meydan. Dileyen extra ücret ödeyerek Berliner Fernsehturn’a yani TV kulesine çıkıp 200 m yükseklikteki seyir terasından Berlin’i izleyebilir.


Müzeler Adası
İkonik binalar, müzeler ve Berlin Katedrali gibi yapıtların yer aldığı alan. Müzeleri gezemeseniz bile , Müzeler Adasında yapılacak bir gezinti Berlin ruhunu içinize çekmenizi sağlayacaktır.

Berlin Katedrali-Berliner Dom



Yine Berlin’nin sembol yapılarından olan mavi kubbesi ile meşhur bu bina görülmesi gereken yapıtlardan.


Reichstag -Parlemento Binası



Tepesinde 360 derece dönebilen bir seyir terası da olan parlemento binası.

Brandenburg Kapısı-Brandenburg Tor



18.yy. da Branderbug İmparatorluğuna girişin yapıldığı bina, savaş sonrasında restore edilmiş. Üzerinde göz alıcı turkuaz rengi ile arzı endam eden tanrıça heykeli de en az kapı kadar meşhur. Bir zamanlar ardında saraylar, meydanlar olan bu görkemli yapı bugün turist akınları ve güneşi ardına aldığındaki enfes manzarası ile görülmesi gereken yapıtlardan.

Berlin Adlon Oteli



Berlin’de geçen filmlerde bu otelin adını duymuşsunuzdur. İktidarda olduğu  yıllarda Hitler’in mesken eylediği, savaşta yıkılıp yeniden yapılan meşhur otel… Tam olarak Brandenburg Kapısının karşısında,manzarası güzel olmalı.Atatürk’ün de Almanya ziyareti sırasında bu otelde kaldığı söyleniyor.Günümüzde ünlü bir otel zincirinin işlettiği Adlon Otelin fiyatları da dudak uçuklatıyor.Ama uygun bir otel için burayı  tıklayabilirsiniz.

Holokost Anıtı



Berlin’de hayatını kaybeden Yahudilere adanmış anıt. Sıcak havalarda ziyaret zor olabilir.Zira bol güneş alan kocaman labirente benzer bir yapısı var.Yapıtın görkemi ve sadeliği, katledilen Yahudilerin masumiyetini simgeliyor. Aslında hepsi aynıydı ama farklı oldukları için katledilmişlerdi. Bu linkteki yazımda  uzun uzun yazmıştım, Almanya daha uzun yıllar bu lekeyi sırtında taşıyacağa benziyor.

Checkpoint Charlie
Berlin Gezilecek Yerler:Checkpoint Charlie

Ülkenin Doğu ve Batı olarak ayrı olduğu yıllarda , iki Berlin arasındaki sınırı belirleyen ve sadece diplomat, asker vb… özel görevlilerin  geçişine izin verilen kontrol noktası. İsmini veren genç Charlie’nin resmi duvarda asılı duruyor. Arnavut kaldırımları ve  minik beyaz nöbetçi kulubesi de aslına uygun korunmuş.Etrafındaki kum torbaları, bayraklar ve asker kıyafetleri ile ortalıkta dolaşan animatörlerle Checkpoint Charlie, şehrin orta yerinde aniden karşınıza çıkıveriyor. Askerler fotoğraf çektirmek ise 5 Euro.

Charlottenburg
Checkpoint Charlie’nin bulunduğu bölge. Tam karşısında soğuk savaş dönemine ait diğer önemli olayların duvardaki fotoğraflarla anlatılığı bir açık hava müzesi  var.Konserler, gösteriler, önemli ziyaretler vb… bir döneme damga vurmuş olayları kronolojik sıraya göre sergiliyorlar. Civarda ufak tefek anıtlar, heykeller ve hediyelik eşya dükkanları da var. Şehrin en turistik ve bence en hüzünlü bölgelerinden biri. Bir kafeye oturup soluklanmak ve sokağı, kalabalığı izleyip savaşın acımasızlığı düşünmek paha biçilemez.

Potsdamer Platz

Potsdamer Platz, Berlin’in modern yüzü. Berlin Film Festivali bu meydanda yapılıyor örneğin.Yüksek binalar, şık kafe ve eğlence mekanları, sinema- gösteri salonları, alış veriş merkezleri vs…


Yukarıda belirttiğim aslında çok sayıda gibi görünen mekanların hepsi birbirine çok yakın. Müzelerde ve bina içlerinde çok vakit geçirmezseniz ve kondisyonunuz iyiyse 1-1.5 günde gezebilirsiniz.

Berlin Duvarı (East Side Gallery)


Berlin Gezilecek Yerler:Berlin Duvarı

Berlin Duvarı, namı diğer East Side Gallery , bence Berlin’in en önemli noktası. Bu linkteki yazımda Berlin Duvarının anlam ve önemini anlatmıştım. Ben duvarı ilk gördüğümde güneş batmak üzereydi.Yolun karşısında Mercedes Benz Arena heybeti ile göz dolduruyordu, turist kalabalığı azalmıştı, sıcaktı. Sonra birer birer o bilindik duvar resimlerini gördüm.Uzun süre seyrettim, duvarın tanıklık yaptığı yılları düşündüm. East Side Gallery görülmesi, dinlenmesi, bakılması,doyulması gereken yerlerden.

Oberbaum Köprüsü




Duvarın kıyısındaki köprüdür kendisi. Zira bir zamanlar Doğu ve Batı Berlin’i birbirine bağlayan tek noktaymış.Nelere şahit olmuştur kim bilir? Bir yerlerde görmüşsünüz mutlaka, bir resim, bir film… Kızıl kiremitlerden örülmüş, kallavi, büyük bir köprü burası.


Diyelim ki Berlin’de geçirecek fazladan birkaç gününüz daha var. O halde Kreuzberg’e uğramadan olmaz. Belki de yazdımlarımı okuduktan sonra gezinize Kreuzberg’den başlarsınız.

Berlin'in Kreuzberg'i 


Kreuzberg Merkez

Kreuzberg, Berlin duvarı kıyısında olması sebebiyle pek beğenilmeyen bir muhitmiş. Marjinal sanatçılar, göçmenler, eşcinseller, uyuşturucu satıcıları gibi toplum dışına itilmiş kesimin yaşadığı bir getto. 1960’larda Türk göçmenler de daha ucuz olduğu için bu bölgeye yerleşmiş.O gün bu gündür Kreuzberg (Kröysberg diye okuyun),  Türk Mahallesi olarak bilinir olmuş. Girişte Türkçe "Kreuzberg Merkezi"  tabelası, hemen sağdaki İstanbul Market, Konyalı etli ekmek, Trabzon pide, Bereket döner derken liste uzar gider. Türk çoğunluğu olsa da aslında her milletten göçmen var bu semtte. Büfe,market,kafe, restoran, butik ve ne varsa aklına gelen bu sokakta her yerde Türk görmek sıradan. Ayakta kalmak için çalışmak zorunda kalan göçmenler, şehrin yerlileri gibi akşam 18:00’de işi bırakıp hafta sonları da tatil yapamıyor. Şehirde geç saatlere kadar açık mekanlar sadece Kreuzberg’de olunca öğrenciler, gençler bu tarafa gelmeye başlıyor. Bugün Berlin’in Cihangir’i gibi, entelektüel,sanatçı, öğrenci ve hayata yeni atılan gençlerin yaşadığı gözde bir semt. Kiralar yüksek ve boş ev bulmak çok zor. Bir yandan semtin eski sahibi Türk ‘ler ve diğer göçmenler diğer yanda Avrupa’nın her yerinden gelen hipsterlar, gurme restoranlar, trend kafeler ve underground clublar. Arkadaşım Kreuzberg’de yaşadığı için mahallenin tadını çıkarıp karış karış gezebildim. Burada otel vs… yok. Ama Berlin’e anlam kazandıran ve görülmesi gereken yerler burada. Kreuzberg, üzerine tezler hazırlanabilecek, sosyolojik olarak incelenebilecek bir yer. AlexanderPlatz'a sadece bir kaç durak uzaklıkta.Metro ya da tren ile gelecekseniz Kottbusser Tor'da ineceksiniz. 

Kreuzberg’de Ne Yapılır?
Bu linkteki yazımda  anlattığım Berlin’in en ünlü kahvecileri ilk durak olabilir. Ayrıca ilginç butikler, açık pazarlar, yer bulmakta zorlanabileceğiniz kafeler ve yazımın ilerleyen kısımlarında yer vereceğim restoranlar da var. Kreuzberg,East Side Gallery e yürüme mesafesinde. Landwehr Kanalı kıyısında yürüyüş ya da Viktoria Park'da bir gezinti de yapılabilir. İlginç clublar da  olduğunu duydum ama gitmedim, merak da etmedim. Gittiğim birkaç bar da, sakin, nezih, insanların sohbet edip içki içtiği, hafif müzikli sıradan mekanlardı. Kreuzberg’in geceleri pek tekin olmadığı söyleniyor, polis hiç eksik olmuyor, siren sesleri susmuyor. Ben şahit olmasam da bunca özgürlük ve kalabalığın olduğu yerlerde olaylar yaşanmasına şaşırmıyorum.

Yani şanslı olanlar, yani Berlin sokaklarında kaybolup ayaklarına kara sular inene dek gezecek olanlar ; müzelerden başlamaya ne dersiniz? 150 müzesi olan Berlin, bu sayede Avrupa’nın en çok turist çeken şehirlerinden biri olmayı başarmış.Biz Türk’lerin ise ilk görmek istediği müze Bergama Müzesi oluyor. Bergama’dan çıkarılan eserlerin hatta şehir kalıntılarının sergilendiği çok etkileyeci bir müze.Eserlerin çalıntı olduğu söylentilerine kulak asmayın, vakti zamanın zabitleri eserleri bahşetmişler  efendim. Çok üzücü değil mi?

Bergama ile beraber Altes Müzesi biz Türk'lerin en çok ziyaret ettiği müzelermiş. Müzelerin tamamını gezmek gibi bir çılgınlık ta yapılabilir tabi.Bu linki tıklayıp müzeler hakkında daha fazla bilgiye ulaşabilirsiniz. Biraz da saray gezmeye ne dersiniz?


Bellevue Sarayı
Almanya Cumhurbaşka'nın ikamet ettiği saray. Benzerleri ile kıyaslayınca mütevazı bir saray olduğunu söylemeye gerek yok sanırım.


Charlottenburg Sarayı
17. yy. da Prenses Charlotte 'un yazlık sarayı için inşa edilmiş.Almanya'nın ilk Barok sarayı olma özelliğini taşıyor. Bazı bölümler tadilat nedeni ile kapalı olsa da saray çok büyük ; salonlar, sanat eserleri, seramikler ve şapeli ile göz alıcı.Lakin bilet fiyatları 17 EUR . Buraya kadar gitmişken, kraliyetin porselen takımlarının sergilendiği  Belvedere binası da gezilebilir. Giriş 4 EUR.


Tempelhof Havaalanı
Dünyanın ilk sivil hava alanı olan Tempelhof Hava Alanı, 2008 yılında hava trafiğine kapatılmış.Artık millet bahçesi olarak kullanılıyor. Açık havada spor yapanlar, bebeğini gezdirenler, piknik yapanlar, kasalaraa bitki yetiştirenler, kısaca halkın özgür kullanımına açık. Festival ya da bezeri etkinlikler düzenlendiği de oluyormuş. Biz dumansız ızgaramızı, yiyecek sepetimizi ve biralarımız alıp pikniğe gittik. Özellikle hafta sonları çok kalabalık, top oynayıp scooters binen çocuklar, biralayıp dans eden gençler, çimlere yayılan çiftler ve daha bir sürü insan vardı ama kimse birbirini rahatsız etmiyordu.



Berlin’de Alış Veriş
Berlin,herkese ve her keseye uygun alış veriş fırsatları sunuyor. Örneğin;
Kurfürstendamm ya da Kudamm'da  bilinen lüks markalarının mağazalarını bulabilirsiniz. Kudamm aynı zamanda güzel havalarda gezintiye çıkıp, cadde üzerindeki kafe-pastanelerin tadını çıkarmak için iyi bir tercih.

Alış Veriş Merkezleri; İstanbul kadar olmasa da Berlin’ de kapalı alış veriş merkezleri bulabilirsiniz. Özellikle AlexanderPlatz ‘daki Galeria Kaufhof  , içki çeşitleri, şarküteri ve çikolata reyonları ile görülmeye değer.  Ayrıca Kadewe ve Berlin Mall gibi yerler de vakti olanlar için gezilebilecek mekanlardan. Euro kuru nedeniyle fiyatlar yüksek olsa da indirim dönemlerinde aynı markaların Türkiye fiyatlarından daha uyguna alış veriş yapılabiliyor. Örneğin Türkiye’de fiyatı 600 TL olan  montu Berlin’den 25 Euro’ya almıştık.Vaktiniz varsa ve Türkiye satış fiyatlarını biliyorsanız uygun parçalar bulabilirsiniz.Ayrıca Alman malı olan ünlü spor kıyafet/ayakkabı markalarının indirimli dönem fiyatlarının da epey uygun olduğunu belirtmeliyim.

Berlin'de Bit Pazarları ve İkinci El
Bu konuda çok fazla seçenek var. Hafta sonları şehrin dört bir yanında açık  bit pazarları kuruluyor. Sadece kıyafet değil, mutfak ve süs eşyaları,eski plaklar, ayakkabı,çanta hatta mobilya  bile satılıyor.Berlin halkının  geri dönüşüm ve ikinci el bilinci yüksek.Atıklar evlerde organik, plastik, cam,kağıt vb… olmak üzere özenle ayrılıyor, ilgili toplama noktalarına götürülüyor. Kullanılmayan kıyafetler ise hemen her sokakta bulunan giysi kumbaralarına atılıyor. İhtiyaçtan fazlası tüketilmiyor. Bu sistem içinde “HUMANA” isimli bir oluşum şehrin pek çok noktasında topladığı ikinci el eşyaları mağazalarda ilgililer ile buluşturuyor. Sadece kıyafet değil, oyuncak, çanta, bere,atkı, ayakkabı, pijama, gecelik, iç çamaşırı, spor malzemeleri, kayak kıyafetleri, deri eşyalar, bebek eşyaları, kırtasiye malzemeleri ve çeşitli ev eşyaları. HUMANA’dan elde edilen gelir, Afrika’daki muhtaç ülkelerin ihtiyaçları için kullanılıyor. Fiyatlar genelde uygun 3 EUR mont, 1 EUR oyuncak, 2 EUR gömlek-tshirt bulunabiliyor. AlexanderPlatz’da büyük bir mağazası var.


Berlin Yeme-İçme
Aldığı göçler ile beraber Berlin mutfağı da çeşitlenmiş, seçenekler sayısız. Çin, Japon, Tai, Kore, Hint , İtalyan, İspanyol, Türk …. akla  gelebilecek her mutfak var bu şehirde. Ayrıca vegan mutfak da yaygın,fazlaca Berliner,  vegan/vejeteryan besleniyor. Dolayısıyla vegan hamburgerleri, suşiler, pizzalar hatta şarküteri ve pastane ürünleri bulmak mümkün. Ancak dışarıda yemek pahalı. Kişi başı ortalama min. 20 EUR gibi düşünün. Bu nedenle sizinle hem nispeten ekonomik hem de orta bütçeli seçeneklerden örnekler paylaşacağım.

Currywurst


Berlin denilinde ilk akla gelen sokak yemeği.Haşlanıp ızgara edilmiş sosis, üzerine köri baharatlı ketçap benzeri bir sos ile servis ediliyor. Pek çok kaynakta en iyisi Curry 36 olarak geçse de inanmayın. Curry 36 popüler olması nedeniyle önünde her daim kuyruk var, çalışanları kaba ve sosisleri sıradan. Bence şehrin en iyisi Curry 61. Hemen Maps-Me’ye yazıp yerini işaretliyoruz. Sade ve patatesli menü ya da sandviç seçenekleri sunuyorlar. Patatesli menü ( bol patates + 2 adet sosis) 4 EUR civarında. Porsiyonlar doyurucu, lezzet mükemmel.

Mustafa Gemüse Kebap



Berlin’in en turistik, en meşhur sokak yemeği. Önünde her daim her milleten kuyruk oluyor. Gemüse sebze demekmiş, pide ekmeği arasında sebzeli döner gibi düşünün. Fiyatlar, Curry 61 seviyelerinde lezzeti eh işte. Şahin Usta’yı, Asım Usta’yi, Bayramoğlu’nu bilmeyen ecnebi kardeşlerimiz Mustafa’nın dönerine Abruhhaman Çelebi diyor işte.


MarktHalle Neun


Markhalle'den görüntüler

Kısaca Markthall yani kapalı pazar yeri.Pazarda minik stand ya da tezgahlarda mevsimine göre şarküteri ürünleri, pizza,çeşitli hamur işleri, vegan yemekler, geleneksel Alman atıştırmalıkları, istiridye ve başka pek çok seçenek sunuluyor.Aynı zamanda sebze-meyve tezgahları da olan gerçek bir pazar.Yiyeceğinizi alıp, ortak alanlardaki tahta masalarda zaman geçirebiliyorsunuz. Fiyatlar uygun, yiyecekler taze ve güzel.Belli dönemlerde festivaller düzenleniyor, festival zamanı kalabalık, diğer günler de hoş bir tenhalığı var.

Burger Meister


Berlin, hamburger konusunda sayısız seçenek sunuyor. Bence en iyisi Kreuzberg meydandaki Burger Meister. Zira iyi bir hamburger;  ekmeğinden , içine giren soslara dek kalite ve lezzet içermeli. Burger Meister ekmekleri tazecik, üstü iyi kızarmış, çıtır, içi yumuşacık ama malzemelerin etkisi ile hamurlaşmamış. Hamburger köfteleri siparişten sonra pişiriliyor, zaten açık mutfak , tüm süreci izleyebiliyorsunuz. Köfteler, yüksek ısıda dışı mis kokulu içi sulu olacak şekilde pişiyor. Cheddarı, karamelize soğanı, turşusu ve bacon,  her biri kendi içinde şölen. Bir ısırık ve lezzetin dansı. Tiryakisi olacağınızdan ve her gün en az bir burger yiyeceğinizden eminim.Zaten mekan her daim dolu, siparişi verince kasadan numara alıp bekliyorsunuz. Menüde  5-6 çeşit hamburger ve patates var. Bizim favorimiz cheesburger ve burgermeister. Berlin’de pek çok restoran o meşhur cola markalarını satmıyor, Afrikola ya da Fritz Kola gibi yerel ve vegan markalar tüketiliyor. Burgerininiz yanına  yerel kolalardan ya da biralardan ekleyebilirsiniz. Patatesleri iyi değil. Her güzelin kusuru vardır diyip hamburgerle yetiniyoruz. Fiyatlar 4-5 EUR civarında.

Hint Yemekleri için  Aapka
Yine Kreuzberg bölgesinde geleneksel Hint mutfağı seçenekleri sunuyor. Vegan lakin bol baharatlı Hint yemeklerine bayılıyoruz. 2-3 kişilik tadım menüleri de olduğu için uygun fiyatlara yemek yenilebiliyor.

Kore Mutfağı için SSAM
SSAM'a rezervasyon ile gidilmesi gerekiyor.Oldukça şık dekore edilmiş, klasik Kore ile modern Alman sentezi mobilyaları ile mekan göz dolduruyor.İlk izlenim iyi.Büyük gruplar için uzun masalar ve masaların üzerine monte edilmiş minik ızgaralar ile hafiften ocakbaşı havası sezinliyoruz. Karides, kalamar, deniz tarağı,balık çeşitleri,marine edilmiş/edilmemiş et çeşitleri ya da çiğ sebzeleri sipariş edip kendin pişir kendin ye usulu takılıyorsunuz.Mutfakta hazırlanan Kore yemekleri de var, menü görkemli. www.ssam-bbq.de adresinden gözatabilirsiniz.

Alman Mutfağı için Max und Moritz
Klasik Alman yemekleri dışında schnitzeli ile meşhur. Rezervasyon ile gidiliyor. Fiyatlar yüksek ancak porsiyonlar büyük, biralar şahane.


Kıssadan Hisse 
Mecbur kalmadıkça Berlin'e kışın gitmeyin derim.Kışın soğuk ama çok soğuk olan şehir gri bulutlarla kaplanıyor. Baharda açan çiçekler, yeşillenen ağaçlar ve hafif rüzgarı ile yeniden canlanıyor.Bu şehir neler neler görüp, kaç kere yıkılıp yeniden ayağa kalkmış.Güçlü, pembe yanaklı bir Alman askeri gibi. İster hafta sonu atlayıp gidin, ister resmi bir tatille birleştirip bir kaç günlüğüne gidin, isterniz sadece gidin. Ama gidin ve güçlü şehri keşfedin.








Yorumlar