Kara Orman'nın Derinlerindeki Cennet " Sasbachwalden "









Kara Orman'nın Derinlerinde




Grimm Kardeşlerin masallarından tanıdığımız Kara Orman (Almanca Schwarzwald), Almanya'nın Baden-Württemberg bölgesindeki eşsiz güzelliklere sahip bir cennet. Guguklu saatlere benzeyen evleri, kaplıcaları, uçsuz bucaksız yeşil vadileri, her mevsim coşkulu nehirleri, ağaçlarla bezeli tepeleri  ve hiç dinmeyen yağmurlarıyla ölmeden önce görülmesi gereken yerlerden.
Güneybatı Almanya'da, İsviçre ve Fransa ile komşu bölgenin başkenti Stuttgart. Bu bölgeye ziyaret planlayan herkesin birkaç gününü Kara Orman'a ayırması, hayatın yaşamaya değer olduğunu pekiştirmek için gerekli.
Yani öyle güzel, o kadar güzel...
Nietzsche'nin Kara Orman'larda uzun yürüyüşler yapıp, önemli eserleri hakkında bu yürüşlerde kararlar verdiği biliniyor. Ayrıca List, Clara Shumann, Berlioz, Brahms, Bartoli gibi pek çok ünlü bestecinin bu bölgede zaman geçirdikleri, yine Hermann Hesse'nin bir dönem burada yaşandığı da biliniyor. Zaten Kara Orman'lara adım atınca neden yıllar yılı onca sanatçıya ev sahipliği yaptığını da anlıyorsunuz. Böyle bir doğada yaşamak, bu havada nefes almak,  bu manzaraları izlemek her ölümlüyü sanatçı yapabilir...


Sık ve uzun çam ağaçları, güneşin orman tabanına ulaşmasını engellediği için bu ormanlara "Kara Orman" deniliyor.

Bölgeye 2.000 yıl önce yolları düşen Roma'lılar, şifalı suları keşfediyor ve hamam kültürünü getiriyorlar. Havası ve suyuyla şifalı olduğuna inanılan bölge, yıllar yılı kralların, kraliçelerin ve bilimum varlıklı ailenin gözdesi oluyor. Bugün hala, şifalı sular ve kaplıca turizmi, yörenin en önemli gelir kaynaklarından biri. Bir diğer gelir kaynağı da ormancılık. Yol kenarlarında göze çarpan devasa kütüklerle gemiler ve binalar inşa ediliyor.Elbette oymacılık, ahşap işçiliği yaygın ve meşhur guguklu saatler hala el emeği ile üretiliyor. Binlerce euro değerindeki orjinal guguklu saatlerden bir tane edinmek ise bütçenize kalmış.

Kara Orman'lara Nereden Başlamalı?
Bizim Kara Orman seyahatimiz Stuttgart'ta başlamıştı. Kasım ayının ortalarıydı,kuru soğuk aralıklarla kara dönüşüyor, korunaksız ellerimiz ve kulaklarımız donmaya yüz tutuyordu. Aracımızı Palace Square (Saray Meydanı) yakınlarında bir yere park etmiştik. Maalesef Stuttgart otopark konusunda epey sıkıntılı, biz de  yanlış yere park ettiğimizi dönüşte cama iliştirilen cezadan anlamış olduk. Palace Square , şehrin merkezinde, mağazalar ve restoranlara yakın, tarihi binalarla çevrili  geniş bir alan. Kısa bir yürüyüşle "Königstraße" e ulaşıyoruz. Burası bizim İstiklal Caddesi gibi, araç trafiğine kapalı, iki tarafı mağazalar ve restoranlar ile çevrili bir cadde. Ancak hava çok soğuk ve yürümek yerine araçla şehri keşfetmek ve uygun bir otel bulmak istiyoruz. Bu esnada aracımıza park cezası kesilmesi hevesimizi kırıyor, şehri didik didik dolaşmamıza  rağmen tek bir boş otel bulamıyoruz. Siz siz olun, otel rezervasyonu olmadan Stuttgart'a gelmeyin! Kış sporları ve kaplıcalar nedeniyle sonbahar-kış ayları bu bölgenin yüksek sezonu.
Kısa olsa bile Stuttgart deneyiminden hoşlanmıyor, rotayı ormanın derinliklerine çeviriyoruz.

Sasbachwalden'de akşam



Sasbachwalden
Nasıl anlatsam, nereden başlasam bilemiyorum. Burası, Kara Orman Milli Parkı içinde yer alıyor  ve kimilerine göre Almanya'nın en güzel köylerinden biri. Geleneksel mimarisi, üzüm bağları, meyve bahçeleri kadar çiçekli yollarıyla da meşhur. Aracımızı köy girişindeki içki dükkanın önüne park ediyoruz. Akşam olmak üzere, hava soğuk ve dükkanda bizden başka kimse yok, satıcılar bile dakikalar sonra geliyor. Sonradan isminin "Alde Gott Winzer Schwarzwald" olduğunu öğreneceğimiz, bu dükkan, yörenin çeşitli meyvelerini işleyen kooperatifin satış yeri.

Alde Gott Winzer Schwarzwald
Yörenin üzümleriyle  üretilen şaraplar, özel mahzenlerinde ustaların liderliğinde dinlendiriliyor. Alde Gott şarap mahzeni, şarapları kadar ünlü.Yoğun baharatlı Müller-Thurgau, zarif beyazlar Riesling ve  Pinot Gris ile yörenin en ünlüsü Pinot Noir gibi mükemmel şaraplar Alde Gott mahzeninde olgunlaştırılıyor. Özellikle  Pinot Noir şarapları, Almanya'nın en çok ödül alan şaraplarıymış. En pahalısı 12 EUR olan şarapların tadımını yapabiliyor, sevimli çalışanlar ile bol bol sohbet edebiliyorsunuz.
Alde Gott' ta ayrıca, brendi, likör çeşitleri,  konyak ve  viski de satılıyor. Bence yıldız,brendi (Krisch). Yörenin meyvelerinden  damıtılarak elde edilen içkiler, kültürel tarihlerin de bir parçası. Kiraz, erik, yaban mersini, elma gibi  meyvelerden geleneksel yöntemlerle üretilen kirsch geçmişi 16.yy.a dek uzanıyor. Bilmeyenler için, Anadolu'da üretilen boğma rakı benzeri olduğu söyleyebilirim.Şeffaf ve kokusuz, bitimde belli belirsiz meyve tadı. Alkol oranı yüksek (40 derece).Bu sert içki, soğuk Kara Orman kışlarını ısıtmanın en etkili yolu olsa gerek.Krish, bölgede yüzyıllardır üretiliyor, yer gök meyve ağaçlarıyla dolu.Çiftçi, hem kendi tüketimi hem de satış için bu tür kooperatif tarzı üretim atölyelerini kullanıyor.Sanırım krish, sudan daha çok tüketiliyor.

Sasbachwalden Nerede Kalınır?





Genellikle şirin pansiyonlar olmakla beraber, çok yıldızlı büyük oteller de var.Biz şansımızı Alde Gott'un hemen karşısındaki Pension am Weinberg'den yana kullanıyoruz.Köyün girişinde, tüm vadiye hakim, bizim odamız ise arka taraftaki eşsiz manzaraya, pansiyon sahibinin üzüm bağlarına bakıyor.Gündüz sadece kuş sesleri, akşamları kuş seslerine eşlik eden ay ışığında gökyüzü manzarası.Pansiyon sahibi Mr.Spinner İngilizce konuşamıyor.Burada konuşulan Almanca da farklı ama bu anlaşmaya engel değil.Pension am Weinberg'e yolu düşen olursa, orada unuttuğum kolyeyi alıp bana ulaştırabilirse ne sevinirim.


Sasbachwalden,  kamp ve karavan meraklıları için bir cennet.Uygun mevsimde gelinirse kara ormanın derinlerinde kamp kurulabilir.Kim bilir belki Şirinler'i de görebilirsiniz.

Sasbachwalden'de Neler Yapılır?
Sasbachwalden, Kara Orman Milli parkı içinde bir kısmı vahşi ormanlık alan olan bir köy. Bir kaç farklı zorluk etabı ile yürüyüş parkurları mevcut.Mevsime, kondisyonunuza, deneyim ve cesaretinize göre parkur tercih edebiliyorsunuz.2 km de yürüyebilirsiniz, 20 km. de. Biz 7 km lik bir yürüyüş ile köy tepesine kadar ulaşıyor, manzarayı izliyor ardından iç kısımlara geçip nehrin izinde yürüyüşümüzü bitiyoruz.









Bölge ayrıca gurme lezzetler de sunuyor.Minicik bir köy olmasına rağmen lüks restoranlar hatta Michelin yıldızlı olanlar bile var.
Bizim tercihimiz, eski bir köy evini andıran restoran  oluyor.Restoranın bar kısmı dolu, kahkahalara bir dolup bir boşalan bira bardakları eşlik ediyor.Zamana meydan okuyan tahta masalar da yavaş yavaş misafirlerini ağırlamaya başlıyor.Yanılmıyoruz, burası yerel halkın takıldığı geleneksel bir restoran.Menü pek zengin değil.Gelenesel soğanlı-peynirli ve mantarlı tart flambe ile el yapımı şarküteri ürünlerinden istiyoruz.Her şey çok lezzetli.Gecenin sonunda restoran sahibinin kayınvalidesinin evde yaptığı seramik figürlerden satın almayı unutmuyoruz.

Sasbachwalden'de gökyüzünü izleyip,doğanın seslerini dinlediğimiz gecenin ardından sabah kahvaltısı için keşfe çıkıyoruz.Açık olan tek yer, kilisenin alt sokağındaki küçük bir pasta.Kahve ve kruvasan bu bölgedeki yegane kahvaltı çeşidi.Neyse ki kahveler taze, kruvasanlar ise lezzetliydi.






Bu arada hava iyice soğumuş, karla karışık yağmur yağmaya başlamıştı.Kasım ayının ikinci haftasıydı ve Pınar'lar o anda Bodrum'da denize giriyorlardı.
Hızlı kahvaltının ardından yola koyulduk.Amacımız Schwarzwald Nationalpark'a gitmek.Schwarzwald Nationalpark yani Kara Orman Milli Parkı, aynı zamanda çok güzel bir yürüyüş parkuru da içeren, vahşi doğa ile iç içe olabileceğiniz enfes manzaraya sahip bir alan.Görmeyi çok istediğimiz noktalardan biri.Ayrıca ziyaret etmek istediğimiz birkaç köy daha var.Oberkirch ve Offenburg, listemizin başında. Ayrıca Baiersbronn'a uğrayabilirsek, ülkenin en iyi kara orman pastasını yapan "Café am Eck"  e uğramayı planlıyoruz. Şu meşhur "Kara Orman Pastası" yani "Schwarzwälder Kirschtorte", çikolatalı ve badem ya da fındıklı kek tabanı üzerine gerçek sütten elde edilen krema ve bölgenin kirazları kullanılarak yapılıyor ve gerçekten çok lezzetli.Ülkemizde de aynı isimler hemen her pastanede bulunabilen ve içi ufak tefek,dondurulmuş orman meyveleriyle dolu pastalarla karıştırmayın."Schwarzwälder Kirschtorte" gerçek bir lezzet şöleni.
Sasbachwalden 'den uzaklamaya başlarken kar yağışı da artıyor.Orman yoluna girdiğimizde ise artık göz gözü görmeyecek bir tipi başlıyor.



Yine de denedik.Gidebileceğimiz kadar gittik.Ama tam Schwarzwald Nationalpark tabelalarını gördüğümüz noktada, park halinde dörtlülerini yakıp bekleyen tırları görünce tehlikenin boyutunu anladık.Kiralık araçla Kara Orman yollarında,yoğun kar yağışı ve tipi altında buzlanmış yoldan geri döndük.İlk önce,Kara Ormanlar çok güzel de canım memleketimin havası da başka yerde yok diye düşünmüştüm.Şimdilerde ise, iyi ki kar yağdı, iyi ki Kara Ormanların tamamını gezemedik ki yeniden gitmek için bahanemiz oldu diye düşünüyorum.Daha doğrusu, yeniden görmeyi umut ediyorum.Bir yaz akşamında, Sasbachwalden'e geri dönmek, Schwarzwald Nationalpark'ta saatlerce yürümek,masalsı orman yollarından geçip Baiersbronn'da pasta yemek,gece boyu ormanın sesini dinlemek,gökyüzünü seyretmek istiyorum.Hem belki Şirinler'i de görebilirim bu kez, kim bilir?




Yorumlar